Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Dair Tutumlar
“1929 yılında bugün, yasa ilk kez olarak Kanada’daki kadınların birey olduklarını kabul etti. O güne kadar onlar kendilerini öyle görüyorlardı, ama yasa öyle görmüyordu. Bireyin yasal tanımı kadınları içermiyor, diye hüküm vermişti Yüksek Adalet Mahkemesi.”
Eduardo Galeano, Kadınlar
Dünyanın en gelişmiş toplumlarından biri olarak görülen Kanada’da, sadece 100 yıl önce yaşanan bu durum oldukça çarpıcı! Kadınların bugün ulaştıkları – ancak hala tatmin edici olmaktan uzak – noktaya ne kadar geriden başlayarak ve hangi zorlu mücadelelerden geçerek geldiklerini görmek sarsıcı.
Ipsos'un 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için 30 ülkede 23 binden fazla kişiyle gerçekleştirdiği Global Advisor Araştırması, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda yıllardır çeşitli adımlar atıldığını ancak hâlâ kat edilmesi gereken uzun bir yol olduğunu gösteriyor. Bu araştırmada örneklem, daha çok şehirde yaşayan, eğitimli ve ekonomik olarak daha avantajlı kesimlerden oluşuyor.
Araştırma sonucuna göre ülkeler ortalamasında her üç kişiden ikisi (%68), kadınlar ve erkekler arasında eşitliğin sağlanmasının önemli olduğu konusunda hemfikir. Buna karşın, ülkeler ortalamasında her beş kişiden biri (%16) toplumsal cinsiyet eşitliğini önemli bulmadığını belirtiyor, azımsanacak bir oran değil. Kadınlar (%74), erkeklere kıyasla (%62) toplumsal cinsiyet eşitliğini daha önemli görüyor.
Makalenin tamamını okumak için buraya tıklayınız.