Sentetik Veri ve Stratejik Araştırma Yolculuğu

Arda Özkan, Ipsos Türkiye Kıdemli Müşteri Yönetimi Direktörü

Geçtiğimiz iki makalede, Üretken Yapay Zekâ (GenAI) teknolojisinin iş hayatımızdaki devrimsel etkilerinden ve insan faktörünün bu denklemdeki kritik rolünden bahsetmiştim. "Marifet uçakta değil, pilotta" demiş ve teknolojinin nasıl kullanıldığının asıl farkı yarattığını vurgulamıştım. Ardından, İnsan Zekâsı (HI) ile Yapay Zekâ (AI) birleşiminin bilgi kürasyonu ve sentetik veri alanlarında açtığı yeni ufukları irdelemiştim.

Bugün, küresel ekonominin derin baskılar altında olduğu, ticaret savaşlarının gölgesinde firmaların kısıtlı bütçelerle stratejik kararlar almak zorunda kaldığı bir dönemi yaşıyoruz. Bu yazıda, sentetik verinin strateji ve araştırma süreçlerinde pazarlama ve satış dünyasına nasıl yardımcı olabileceğini, ekonomik zorlukların üstesinden gelmede nasıl bir kaldıraç görevi görebileceğini inceleyeceğiz. (En azından kısıtlı bütçeleri maksimum fayda ile nasıl kullanarak fırsata çevireceğimizi)

Küresel Ekonomik Manzara: Zorluklar ve Fırsatlar

Dünya ekonomileri, artan borç yükleri ve enflasyonist baskılarla mücadele ediyor. Bu yazıyı yazdığım Nisan 2025’in bu ilk günlerinde, Trump'ın beklenenin üzerinde açıkladığı ithalat vergileri, Çin'in buna verdiği karşılık ve Kanada'nın sessiz kalmayacağını belirtmesi, Avrupa’nın alternatif çözümler arayışı, küresel ticaret dengelerinde olası ciddi sarsıntılara işaret ediyor. En azından piyasaların bunu fiyatladığını, bir anda yükselen VIX korku endeksinden, birkaç günde büyük düzeltmeye giren borsalardan gördük.

Hal böyle olunca, malum tüm şirketler bu fırtınalı sularda sağlam kalabilmek için stratejilerini gözden geçiriyor, bütçe kısıtlamalarına gidiyor, daha kontrollü hareket ediyor. 

Tüketici ayağına baktığımızda ise, Ipsos'un Dünyanın Endişeleri Araştırması’na göre, enflasyon dünya genelindeki en büyük endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Suç, şiddet, yoksulluk ve sosyal eşitsizlik de insanların gündemini meşgul eden diğer önemli konular arasında. Enflasyon en büyük endişe kaynağı iken, tabii ki ödediğimiz paranın karşılığında en kaliteli ve iyi ürünü, en iyi deneyimi sunan, bize en uygun ve hızlı yoldan ulaşacak şekilde kanal yapısını kuran firmaları / markaları tercih ediyoruz. Bu nedenle gerek yerel ve küresel büyük markalar, gerek market markaları, gerekse butik markaların tamamı inovasyona ciddi yatırımlar yapıyor, rekabet kızışıyor, marka sadakati azalıyor.

Bu zorlu rekabet ve belirsiz ekonomik şartlar altında, firmaların en büyük endişesi: "Limitlenmiş bütçelerle markalarımıza nasıl yeterince yatırım yapacağız ve yön vereceğiz?"

İşte tam bu noktada, HI+AI (Human Intellegence + Artificial Intellegence) birleşiminin sunduğu yeni çözümler, özellikle de sentetik veri, bütçe kesintilerinin üstesinden gelmede ve etkin bütçe yönetiminde kritik bir rol üstleniyor.

Sentetik Veri: Ekonomik Baskı Dönemlerinde Bir Kurtarıcı

Öncelikle “sentetik veri”nin ne olduğunu hatırlayalım; gerçek verilerin istatistiksel özelliklerini korurken, gizlilik endişelerini ortadan kaldıran ve bazı veri toplama süreçlerini bypass edebilen yapay bir alternatiftir. Peki, ekonomik kriz dönemlerinde sentetik veri firmalara / markalara nasıl fayda sağlayabilir?

1. Maliyet ve Zaman Tasarrufu

Ekonomik kriz dönemlerinde, karar verme süreçlerinin hızlanması ve kaynakların verimli kullanılması hayati önem taşır. Sentetik veri, tam da bu noktada devreye girerek, araştırma ve analiz süreçlerini hızlandırırken maliyetleri düşürüyor.
Geleneksel veri toplama yöntemleri bazen pahalı ve / veya zaman alıcı olabilir; özellikle çok niş kitlelere ulaşmaya çalışıyorsak ya da örneğin çok kısıtlı zamanda geniş kapsamlı çalışmaya ihtiyacımız varsa.

Tabii burada fayda maliyet analizi çok önemli; sentetik veri kullanımında temsiliyet oranının ne olduğunu, sentetik verinin her iş sorusu / ihtiyaç bazında faydası ve olası risklerinin / eksik yönlerinin neler olduğunu, araştırmacı dostunuzun size çok açık şekilde paylaşması gerekir. Örneğin online anket ile 300 kişiden oluşan bir örneklemi 24 saatte tamamlama şansınız varken, yaklaşık 12 saat içerisinde sadece sentetik veri ile bu çalışmayı gerçekleştirebilirsiniz. Ancak aradaki fiyat farkı görece limitli olacaktır; sadece 12 saat daha kazanmak adına bu durumda sentetik veri yerine gerçek veri kullanmanızı öneririz😊
 
2. Esneklik ve Senaryo Planlama

Sentetik veri, çok sayıda hipotezleri / senaryolarıı inceleme imkanı sunar. Bu esneklik, ekonomik darboğaz dönemlerinde, farklı bütçe dağılım stratejilerini ve ekonomik politikaların potansiyel etkilerini modellemek için paha biçilmez bir değer taşıyor.

Örneğin, "tedarik zinciri tamamen durursa" senaryosunu test edebilir ve yapay zekâ ile alternatif planlar geliştirebilirsiniz. Premium portföy stratejinizin çalışma olasılığını test edebilir, alternatif olarak mainstream ya da Ekonomik segment ürünlerle portföy ciro, hacim ve karlılığını nasıl yöneteceğiniz üzerine dinamik olarak çok çeşitli senaryolar çalışabilirsiniz. 

Bu senaryolar esnasında ihtiyaç olan verilerin bazıları eksik olabilir; sentetik veri burada “Data Augmentation (veri artırımı)”, “Data imputation and fusion (eksik veri yükleme ve data füzyon)” ya da “full synthetic data (tamamen sentetik veri)” alternatifleri ile size yardımcı olacaktır. 

3. Detaylı Alt Grup Analizi

Sentetik veri, yukarıdakine benzer şekilde, bir popülasyon içindeki belirli alt grupların detaylı analizini kolaylaştırıyor. Bu sayede politika yapıcılar ve işletmeler, kriz dönemlerinde toplumun farklı kesimlerinin yaşadığı özgün zorlukları daha iyi anlayabilir ve bütçe müdahalelerini buna göre şekillendirebilir.

Hatta ulaşılması zorlu küçük gruplara sormak istediğiniz çok sayıda soru varsa, yukarıda bahsettiğimiz yöntemleri de kullanarak, her hedef kitleye sadece belli (ve birbirinden farklı) soruları sorup, daha sonra her grupta eksik kalan bilgileri sentetik veri aracılığı ile doldurarak, zaman ve maliyetten büyük kazanımlar sağlayabiliriz. 

4. Üretken Yapay Zekâ Ajanları ve Botlar

Daha önce de değindiğimiz persona bot (üretken yapay zekâ sohbet botları) yardımı ile, tüketicileri ve satın alım alışkanlıklarını basit bir sohbet ekranı üzerinden derinlemesine inceleyebilir, yine aynı botları akıllı asistanımız olarak kullanarak, pazarlama karmasının çeşitli adımlarını hayata geçirmede, olası senaryoları test etmede zaman ve maliyette büyük esneklikler sağlayabiliriz. 

Akılda Tutulması Gereken Riskler

Her ürünün ya da çözümün olduğu gibi, sentetik verinin de sunduğu avantajlarla birlikte, bazı riskleri olabileceğini göz önünde bulundurmak gerekir (yukarıda belirttiğim gibi, her vaka özelinde değişkenlik gösterebilir ve araştırmacı dostunuz bunu size tüm açıklığı ile anlatmalıdır):

1. Doğruluk ve Yanlılık: Sentetik veri, gerçek dünya verilerini her zaman tam olarak temsil etmeyebilir ve / veyayapay zekâ modelinin eğitimi sırasında kullanılan verilerinde bias (yanlılık) oluşturabilir. Bu, özellikle kriz dönemlerinde doğru bilginin hayati önem taşıdığı durumlarda bütçe kararlarının hatalı olmasına yol açabilir. Güncel veri ile beslenmiş bir model her zaman hayati önem taşıyacaktır, yanıt bazen %100 sentetik veri, bazen %50 sentetik veri bazen ise %0 sentetik veri kullanımı olabilir. Sizin iş sorunuza ve ihtiyacınıza özel çözüm gerekir.

2. Sınırlı Zenginlik: Sentetik veri, gerçek insan verilerinin zenginliğinden ve çeşitliliğinden yoksun olabilir. Daha da önemlisi insani duygulardan ve hislerden (en azından bugün) oldukça yoksun. Bu, bir kriz sırasında karmaşık sosyal ve ekonomik olguları anlamak için sınırlayıcı olabilir.

Tıpkı bir önceki yazımda belirttiğim gibi, AI ikizleri duygusal derinliği ve insan deneyiminin karmaşıklığını tam olarak yansıtamıyor. Pilot çalışmalarımız, AI'nın yüzeysel bilgileri yakalayabildiğini ancak insanın duygusal durumlarını tam anlamıyla yansıtamadığını gösterdi.

3. Uygulanabilirlik: Bir amaç için doğrulanan sentetik veri, başka bir amaç için uygun olmayabilir. Bu, hızla değişen kriz durumlarında kullanımını kısıtlayabilir.

Öneriler: Ekonomik Zorluklar Karşısında Sentetik Veri Stratejisi

Ekonomik baskıların arttığı, bütçelerin kısıtlandığı bu dönemde iş ortaklarımıza bazı önerilerimiz var:

1. Hibrit Bir Yaklaşım Benimseyin

AI'nın veri alma ve ön analiz gibi görevlerdeki gücünden yararlanın, yorumlama ve karar verme için insan uzmanlığına güvenin. Sentetik veri, gerçek veri toplama maliyetlerini azaltabilir, ancak insan zekâsının rehberliği olmadan tam potansiyeline ulaşamaz.

2. Sentetik Veriyi Test Edin

Kısıtlı bütçelerle maksimum verim almak için, mevcut verilerinizi kullanarak sentetik veri setleri oluşturun ve bu veri setleriyle farklı senaryoları test edin. Bu, maliyetli pazar araştırmalarına alternatif olabilir ve hızlı karar almanızı sağlayabilir.

3. İnsan Sermayesine Yatırım Yapın

Ekiplerinizi, AI teknolojileriyle etkili bir şekilde çalışmak için gerekli becerilerle donatın. Yapay zekâ araçlarını kullanabilen, sentetik veriyi yorumlayabilen ve bu veriden stratejik kararlar çıkarabilen çalışanlar, ekonomik zorluklar karşısında en büyük varlığınız olacaktır.

4. Etikve Şeffaflığa Öncelik Verin

Veri gizliliği, etik AI kullanımı ve AI'nın süreçlere entegrasyonu konusunda yüksek standartları koruyun. Sentetik veri kullanırken bile, etik ilkelere bağlı kalmak marka güvenilirliğiniz için hayati önem taşır.

5. Uzun Vadeli Düşünün

Ekonomik krizler geçicidir, ancak inovasyon ve adaptasyon yeteneği kalıcıdır. Sentetik veri ve yapay zekâ yatırımlarınızı sadece mevcut krizi atlatmak için değil, gelecekte rekabet avantajı sağlamak için yapın.

Sonuç: İnsan Zekâsı ve Yapay Zekânın Dans Ettiği Yeni Bir Dönem

Küresel ekonomik baskıların, ticaret savaşlarının ve politik gerilimlerin gölgesinde, şirketler sınırlı bütçelerle maksimum verim almaya çalışıyor. Bu zorlu dönemde, sentetik veri ve yapay zekâ çözümleri, insan zekâsı ile birleştiğinde güçlü bir kaldıraç etkisi yaratıyor.

Sentetik verinin maliyet ve zaman tasarrufu sağlama, esneklik ve senaryo planlama imkanı sunma, detaylı alt grup analizi yapma gibi avantajları, ekonomik zorluklar karşısında markalara nefes alma fırsatı veriyor. Ancak, bu teknolojilerin sunduğu fırsatları değerlendirirken, doğruluk, yanlılık ve sınırlı zenginlik gibi riskleri de göz önünde bulundurmak gerekiyor.

Teknoloji ve insan zekâsının mükemmel uyumuyla, organizasyonlar veri denizinde daha güvenli yol alabilir ve stratejik kararlar için gerekli içgörüleri elde edebilirler. Tıpkı önceki yazılarımda belirttiğim gibi, "Uçak iyi bir pilot olmadan bir hiçtir." Teknoloji ne kadar gelişmiş olursa olsun, insan faktörü her zaman belirleyici olacaktır.

Ekonomik baskılar artsa da, ticaret savaşları kızışsa da, insan zekâsının gücünü yapay zekânın hızı ve verimliliğiyle birleştirerek, kısıtlı bütçelerle bile yeni ufuklara birlikte uçmaya ve keşfetmeye devam edeceğiz.

Kemerleri bağlayın, ekonomik türbülanslar artsa da, doğru pilot ve doğru teknoloji ile bu fırtınadan güçlenerek çıkacağız!

Sağlıkla ve sevgiyle kalın.
 

Daha fazlası için